Nin Ni

 …ne mi dersin beni sana karşı şerit yapan şey, çekirdek; bir ürkünün pençesine sığan alem de bende, her şeyin senin emrine veren şey de, yenilmek; ne mi dersin senin sakinliğinde değil, kasırganda uyumak istiyorum; zehir ver ki bana kalbine doğru ayaklanayım, yolum ve yüreğim avucumda bir ninni bekliyor senden…

Çeşni

 Matemin kışlası mı gördüklerim, hınç ve

Teri, diş söker gibi sökülüyor durduğumuz zemin

Ve kayalar; bir baskın sıyırdı üzerimizdeki kör

Deriyi, daha beter bir güneş söndürdü matemim: Cüz…

Çözümlü Yardımcı Kitap Soruları

...makus talih, dartta bir köşe tülüm, bir keski, bir diş soğan ölü gün, çökmüş gözler, çökmüş yüz, iğne uçlu yapraklar dökülmüş burada ve bu güzün; vakar bir beden vermiş buharımıza, güneşe dayanamayan çatı, levha ve tözün, bir kırışması bu daktilo dili zeka, bir çıngırak fırlamış kemiklerinden, narsist çözüm...

Fetih

 ...nem böceği bir kancaya benziyor şimdi, bir çığlık çizmiş pastel ölümün hatırası, dama boyalı bayrakla başlıyor  rap diyenin fethi...

Ebedi Yaşam

 Cam fanus içinde bir müzik büyütüyorum. Elleri ağzı notalara basan bir ölüm, ebedi yaşamak için...

Üzerinden Aştığım Yeni Coğrafyalar

Bir gün farklı yönlere giden iki ayağım olduğunu fark ettim, bu duruma şaşıracağıma her şeyi olağan karşıladım. Merakım ağır bastı. Bir ayağım dışarıya açılıyordu, kilometrelerce yol kat ediyordu; öbürü içimde kıpırdanıyor, ama hiç yol almıyordu. İç ayağım evimle bütünleşikti ve evimin sınırlarını sembollerle aşıyordu. Dış ayağım içe dışa bakmadan eşyalarla konuşuyordu. İşin en ilginç tarafı bu müthiş ayaklar sayesinde aynı anda, iki, üç, beş, bin yerde birden olabiliyordum. En nihayet bir emniyet halinde, haşince dış ayağım iç ayağıma, iç ayağım da dış ayağıma takılıp gitmişti. Üzülecek bir durum değil bu... Bin parçaya bölünmekten kendimi alamıyordum.

Şiir Görüşümüz: Tekrarın Tiryakisi Zaman Kitabı... "Sinan AYHAN ve İlkay COŞKUN"